30 Ağustos 2015 Pazar

Sarımsak Ve Faydaları (saçkıran için)

                 Sarımsak faydalarından çok bahsedilmiştir.  Ancak sarımsak faydalarından bahsederken bir çok konuya değinilmiyor ve sadece bilinen kısımlarını anlatmaya çalışıyorlar. ÖR/  Bir çok yerde okumuşum fakat hiçbir yerde sarımsağın bel ağrılarına iyi geldiğini söyleyen kimse olmamıştır. Benden duymanızı istiyorum. 
                Burada asıl anlatmak istediğim bu değil asıl olan doktorların hekimlerin gerçek anlamda tedavisini bulamadıkları saçkıran dır. Burada sağlık kuruluşlarının yetersiz olduğunu söylemiyorum. İster istemez bazı hastalıkların tedavisi oldukça zor bulunuyor. 
                Yaklaşık 20 senedir saçkıran hastalığı var bende inanması güç belki ama 50 den fazla ilaç kullandım. fakat bir türlü kökten bir çözüm bulamadım. Her seferinde sarımsak kullanıyorum. Saçım oldukça sağlıklı çıkmaya başlıyor. ama belli bir süreden sonra tekrar dükülüyor. Bu durum benimle alakalıdır çünkü sarımsağın son derece faydasını gördüğümü söyleyebilirim.
                 Şimdi sarımsağın saçkıran için nasıl kullandığımıza gelelim. İlk önce sarımsağı iyice eziyorsunuz içine biraz tuz atıyorsunuz karıştırıyorsunuz  karıştıktan sonra  çok ince bir bezin içine yerleştiriyorsunuz bone tarzı da olabilir. dökülen yeri hafif bir şekilde tahriş ediyorsunuz ve bezi sıkarak suyu ile dökülen yere sürüyorsunuz eğer dökülen yer taze ise yaklaşık 20 gün kullandınız mı yeterlidir. fakat 6 ay  yada bir sene önce dökülmüşse 40 gün kullanmanız gerekiyor. Daha önce de dediğim gibi bunu özellikle kendi üzerimde denedim. yüzde yüz faydasını görürsünüz.
                 Bu arada sarımsak 70 derde deva'dır.

sarımsak resimleri ile ilgili görsel sonucusarımsak resimleri ile ilgili görsel sonucu

29 Ağustos 2015 Cumartesi

Başarının Altın Anahtarı

            - Büyük düşünen insan büyük geleceğe doğru yol alır. Birey ona göre hayatını şekilendirir ve hedeflerine ulaşmak içn üstün bir çaba sarfedecektir.
            - İnsanın hayalleri ve düşünceleri geleceğin temelini simgeler. İnsan kendine belli bir rota çizer ve o rota doğrultusunda hareket eder.
            - İnsan kendisini daima bilgiye aç hissetmeli. Aç olan bir canlı kendini doyurmak için daima bir arayış içinde olacaktır bu da daima birşeyler öğrenmemize vesile olacaktır.
            - Hayata daima pozitif yönden bakmalısınız! Çünkü bu durum huzurunuzu ve yapacaklarınızı olumlu etkileyecektir.
            -Hedefsiz insan kökleri olmayan ağaç gibidir. duyguları beslenemediği için yeşermesi mümkün değildir. Çünkü dilediği gibi çalışır ve  ona yakın  sonuçlar elde eder



resimler ile ilgili görsel sonucu
resimler ile ilgili görsel sonucu











               -Hedeflerinizin uygun bir sıralaması olmalı ve zamanınız değersiz hedeflere harcanmayacak  kadar değerlidir.
             - Bir işte çok ısrar ederseniz zamanla o işi en iyi      yapan siz olursunuz.
             - Eğer yapılacak çok işiniz varsa  planlayacak çok zamanınız olur. Yeter ki başarı yolunda durmayın.
             - Hedeflerinizi ne kadar netleştirirseniz beyniniz de o kadar net çalışır. Çünkü neyi ne zaman yapacağınızı belirlediğinizde zamanı gelince zihniniz size hatırlatacaktır.
              - Hedeflerinizin gerçekleşme süreci vardır. Diktiğiniz ağacın yetişme sürecine benzer zamanı gelince meyvesini vercektir.



         

Sermayesi Olan Mutlaka Okusun

       Değerli yatırımcılar teknolojinin gelişmesiyle sermayesi olan bazı insanlar bunu değerlendirmekte oldukça zorluk çekiyor. Haliyle çok büyük  firmalar piyasayı ele geçirmiş yatırım yapmak isteyen küçük firmaları oldukça zor durumda bırakmaktadır.
           Eğer yiyecek içecek konusunda bilgisi tecrübesi olan var sa yada cafe restaurant tarzı müesseselerden  anlayabiliyorsa mutlaka denesinler derim.
                Ortaköy, Bebek,  Beşiktaş gibi yerlerde çok lüks mekanların olması ve aynı zamanda or da bulunan müessseselerin çok iyi para kazanmasının sebebi hepinizin bildiği gibi boğaza yakın olması ve deniz manzarası olmasıdır.
             Demem o ki Süleymaniye tarafında hem haliç manzaralı hem de boğaz manzarası olması nedeniyle yatırımların yapılması, çok büyük rağbet görecektir. Aynı zamanda beyoğlunun karaköy tarafında denizi gören yerlerde yatırım yapmakta çok cazip olacaktır.
                Fikir almak isteyen yatırımcılar mail gönderebilirler. Yorumlarınızı bekliyorum.

28 Ağustos 2015 Cuma

Dünya Kupasında İlk Türk Hakem

           Dünya kupasında görev alan ilk türk hakem  Doğan BABACAN'dır. (1974)
          İkinci olarak dünya kupasında görev alan hakem ise Cüneyit ÇAKIR'dır. (2014)

23 Ağustos 2015 Pazar

ŞEYH EDEBALİ VE DAMADI OSMAN GAZİ

          Şeyh Edebali 1208 yılında Kırşehir'de doğmuştur. Dini eğitim görmek için şama gitmiştir. Şamdan dönünce tasavvufa yöneldi. Eskişehir yakınlarında bulunan itburnu köyünde bir zaviye kurarak yaşamaya başladı.  Şeyh Edebali zaviyesine uğrayan ve gelip geçen fakir fukaranın tüm ihtiyaçlarını karşılardı.
        Selçuklu devleti, aşireti olan Osman gaziye Söğüt ve Domaniç yaylalarını veriyor. Bu nedenle Osman gazi Edebali'ye komşu olmuş ve bazen zaviyelerinde misafir olarak  kalırdı. Ayrıca Osman gazi mübarek günlerde Edebali'nin zaviyesine giderek dini ve idari konularda bilgi alırdı.
         Osman gazi misafir kaldığı bir gecede bir rüya görür ve Edebali'ye anlatır. Rüyayı şöyle anlatıyor.
          ''Şeyh Edebali'nin koynundan bir ay çıktı  benim koynuma girdi. Göğsümden bir ağaç yeşerdi Öyle büyük bir ağaç oldu ki dalları gökleri kökleri tüm dünyayı sardı. Gölgesi bütün yeryüzünü sardı bütün insanlar o ağacın gölgesinde toplandılar.'' der
          Şeyh Edebali rüyayı şöyle yorumlar. ''Oğul Hak teala sana ve suyuna hükümdarlık verdi mübarek olsun.'' der. Bu olaydan sonra Şeyh Edebali kızını Rabia Bala Hatunu Osman Gazi ile evlendirir . Osman Gazi 1258 de Söğüt'te doğdu. 1281 de  Söğüt'te kayı buyu'nun yönetimine geçtiğin de 23 yaşında idi. Şeyh Edebali ahi teşkilatının reisi olduğu için Osman Bey padişah olduktan sonra ahiler Osman Gaziye destek vermiştir. Ahilerin desteğinden dolayı  Aşiret kısa sürede büyümüştür. Osman Bey adaleti hoşgörü ve çevikliğiyle Anadolu'da 600 yıl hüküm sürecek ve üç kıta'ya sahip olacak Osmanlı Devleti'nin kuruluşuna zemin oluşturmaktadır.






OSMAN  BEY (ÖT 1326)                                                       ŞEYH  EDEBALİ(ÖT 1326)

22 Ağustos 2015 Cumartesi

FAYDALI BİTKİLER

       1- Çam yapraklarının diş etlerinin çürümesine ve dişlerin yıpratmasını engel olduğunu biliyor muydunuz?
       2- Sarımsağın bel ağrılarına iyi geldiğini biliyor muydunuz.?
       3- Karpuz çekirdeğinin bağırsakları iyi çalıştırdığını biliyor muydunuz?
       4- Hamurun ve közde pişmiş soğanın şişkinlik ve yaralara iyi geldiğini biliyor muydunuz?
       5-Yengeçlerin astım ve bronşit hastalıklarına iyi geldiğini biliyor muydunuz?
       6-Zeytin yağının bel fıtığına iyi geldiğini biliyor muydunuz?
       7-Fosilleşmiş çam sakızının kansere iyi geldiğini biliyor muydunuz?
       8-Yoğurdun sigara zehrini ciğerlerden temizlediğini biliyor muydunuz?
       9-Işkının sarılık sarılık hastalığına iyi geldiğini biliyor muydunuz?
       10- Papatyanın gastrite iyi geldiğini biliyor muydunuz?
               Bunların her birinin onlarca faydası vardır, sadece halk arasında bilinmeyen şifalı yönleri aktarmaya çalıştım.

TÜRKİYE VE DÜNYADA İŞ OLANAKLARI

                                     İş kuracağım diyorsanız doğru adrestesiniz
         Nerede işsizlik oranı yüksek ise orada yapılmayan yüzlerce iş vardır demektir. Acaba İstanbul'da bursa'da Ankara'da İzmir gibi büyük şehirlerde neden işsizlik oranı daha düşük ; çünkü  alternatifler daha geniş örneğin; İstanbul'da yüzlerce alışveriş merkezi varken Urfa'da neden onlarca alışveriş merkezi yok. Antalya'da yüzlerce otel varken neden Mersin'de daha az var. Kayseri'de ballık çiftliği varken neden Diyarbakır'da yok. Aslına bakarsanız işsizlik oranının yüksek olduğu kentler ve ülkelerde yapılmayan ve daha denenmemiş yüzlerce iş vardır demektir. Eğer Gümüşhane'de iplik fabrikası olsaydı kimse İstanbul'a Bursa'ya vb  şehirlere çalışmaya gitmezdi. Eğer Adıyaman'da bir bowling salonu olsaydı neden Antep'e gitsinler. Eğer Siirt'te bir kumaş fabrikası olsaydı neden millet Tekirdağ'a gitsin aslında bu her şeyi gösteriyor ki  bir yerden başka bir yere çalışmaya giden işçi sayısı fazla ise bu demek oluyor ki orada yapılmayan ve yapıldığı zaman da büyük paralar kazanılacağı anlamına gelmektedir. Eğer ben bir iş kuracağım nerede ne iş kurmalıyım diyorsanız destek için maail     tidono02@mail.com
                               

MÜKKEMEL FİKİR

          Birçoğunuzun acaba ne iş yapsam, ne işle uğraşsam, acaba nerden para kazanabilirim diye sormuşsunuz kendinize. Size parayla bile verilemeyecek bir iş fikri türkiyede henüz yapılmamış ve yurdışında yapanlar kaymağını yiyordur. Kaplumbağa yetiştiriciliği evet yanlış duymadınız kaplumbağa yetiştirmek ve onlara pişirip leziz bir şekilde müşeriye sunmak avrupada bu işi yapanlar mükkemel para kazanıyorlar. Eğer türkiyede bu işi ilk yapan ve piyasayı ele geçiren hayal edemeyeceği kadar para kazanır.




         Su kaplumbağası resimleri

KEHRİBAR TESPİHİ VE FAYDALARI

kehribar tesbih ile ilgili görsel sonucu
      Kehribar hakkında bir çok yorum görebilirsiniz. Ancak bu konuda bir araştırma yaptım. Kehribar dünyada çok nadir bulunan ve özelikle orta afrika ülkelerinde bulunan çam ağaçlarından meydana gelen sakızın yüzyıllarca beklemesiyle değerlenen ve özellikle tespih yapımında kullanılan bir maden türüdür. ancak süs eşyası olarakta kullanılır. Özellikle osmanlı devleti padişahları bir karar vermeden önce sakin bir yerde oturup saatlerce kehribar tespihlerini çektikleri söylenir.
       Kehribar tespihleri zihni açtığı,stresi yok ettiği bazı hastalıklara iyi geldiğide söylenir. Özellikle kansere yakalanma  olasıllığınıda yok denecek kadar aza indirdiğide söylenmektedir






20 Ağustos 2015 Perşembe

KARINCA VE MAHKUM

                       Amerika da bir genç bir suç işlemiş. Yakalayıp götürmüşler. Mahkeme günü gelince yargıç karşısına çıkarmışlar. Yargıç bütün delileri adamın aleyhine kullanarak gence yirmi sene ceza vermiş gencin elinden bir şey gelmeyince cezasına razı olmuş. Genci ceza evine götürmüşler ve tek kişilik bir hücreye atmışlar. Yirmi sene dille kolay oturup yatmakla biter mi günün birinde hücreye bir kelebek gelmiş genç bu duruma sevinmiş nede olsa canlıdır en azından bir arkadaşım olur der ve kendini teselli etmeye çalışmış; fakat kelebek uçmuş ve geldiği yerden çıkmıştır. 
                   Gel zaman git zaman hücreye bir karınca gelmiş adam karıncayı yakalamış tabi karıncanın kelebek gibi uçma gibi bir özeliğinin olmaması adama umut vermiş. Umduğu gibi de oluyor. Genç adam her gün karıncayla konuşmaya başlamış bıkmadan sıkılmadan çünkü genç adamın bir amacı vardı karıncayla konuşup anlaşmak yani birbirinin dilinden anlamak nihayet yirmi senenin sonunda adam karıncanın dilinden anlamış karıncada adamın dilinden tahliye zamanı gelmiş ve adam karıncayı da alarak özgürlüklerine kavuşmuşlar. Adam bunu kutlamak için karıncayla bara gitmiş barın kenarında oturmuş ve barmenden iki duble viski istemiş tabi barmen şaşırmış fakat hiçbir şey demeden viskileri getirmiş.
                    Adam bir yudum iki yudum derken tabi karıncada bardağın kenarına çıkarak birkaç damla almış ancak karınca sarhoş olmuş ve arka ayaklar üstüne oynamaya başlamış. Bu duruma sevinen adam barmeni çağırmış ve karıncayı göstererek adam barmene daha hiçbir şey anlatmadan barmen hay aksi şu karıncalardan kurtulamadık der ve karıncayı ezer öldürür. Adam imkansızı başardı ve bir karıncayla konuştu, fakat hesap etmediği bir şey var acaba bu kadar çalışarak üstün bir başarı elde etmeme rağmen başarının temeli sağlam mı değil mi diye kendisine hiç sordu mu? Bende size soruyorum başarmaya çalıştığınız işin temelleri sağlam mı yoksa yirmi sene çalışıp bir dakika da toprağa gömmeye müsait bir başarı

çizgi karınca ile ilgili görsel sonucu                       bastonlu adam resimleri ile ilgili görsel sonucu

TİCARETTE KAZANCIN SIRLARI

          Değerli okurlarım , ticarette olması gereken ve olmazsa olmaz dediğimiz üç kural vardır. deyim yerindeyse bu üç kurala altın kural diyebiliriz.                                                                                                     1-kesinlikle ama kesinlikle risk almanız gerekiyor. çünkü risk olmayan sektörlerde  yeni bir çağ başlatmanın mümkün olmayacağını söyleyebiliriz.                                                                                       2- cesaret, riskin bulunduğu ticari faaliyetlerde  cesaret olmayınca girişmenin mümkün olmayacağını belirtmek isterim.                                                                                                                             3-tecrübe, ticaret te sihirli kapıyı açan bir anahtar olarak Kullanıldığını söyleyebilirim.                       Değerli genç girişimciler, Bu üç kuralı bir havuzda eritebiliyor sanız. ticarete ilk adımınızı atıyorsunuz demektir. Çünkü küreselleşen dünyada ticarete konu olmayan herhangi bir şey söylemeniz mümkün değildir. Evet size garip gelebilir. insan ticaretinin yapıldığını bile birçoğunuz biliyorsunuz. Olur mu diyeceksiniz. Maalesef oluyor. Hayatın gerçekleri bunlar, çünkü günümüz koşullarında para ve döviz dolaşımının yüzde doksan dokuzu ticarete konu olmaktadır.örneğin elle tutulur bir yanı olmamasına rağmen fikir ticareti  bilgi ticareti yetenek ve tecrübe ticareti bile yapılmaktadır genede bunun temel amacı  ticarette başarılı bir çizgi yakalamak için yapılmaktadır.              Bir sonraki yazımda soru soran değerli okurlarımın sorunlarına çözüm bulmaktan bahsedeceğim          Bir sonraki yazımda buluşmak dileğiyle sağlıcakla kalın.